Propagandadan Algı Manipülasyonuna

Propagandadan Algı Manipülasyonuna: Medyada Gerçeklik Nasıl Biçimlenir?

İletişim çağında yaşadığımızı sık sık tekrar ediyoruz. Ancak çoğu zaman göz ardı ettiğimiz gerçek şudur: Kitle iletişim araçları sadece bilgi taşımaz, aynı zamanda anlam inşa eder. Bu bağlamda medya, yalnızca bir haber aktarıcısı değil, aynı zamanda algı üreten bir güç merkezidir. Bu yazıda, propagandanın tarihsel gelişimi üzerinden medyanın algı yönetimindeki rolünü ve nasıl bir gerçeklik inşa mekanizmasına dönüştüğünü analiz ediyorum.


Propaganda: Tarihsel Arka Plan

“Propaganda” terimi, ilk olarak Katolik Kilisesi’nin 1622 yılında kurduğu Congregatio de Propaganda Fide (İnancı Yayma Cemaati) ile resmi bir kavram hâline gelmiştir. Ancak modern anlamda propaganda, özellikle I. Dünya Savaşı ve sonrasında devletler eliyle kitlelerin düşünce dünyasını biçimlendirme aracı olarak sistematik hale gelmiştir.

Edward Bernays, 1928 yılında yayımladığı Propaganda adlı kitabında bu yeni durumu şu ifadeyle açıklar:

“Toplumsal bilinç öylesine karmaşıktır ki, halkın ne düşüneceğini belirlemek için organize edilmiş mekanizmalara ihtiyaç vardır.”
(Bernays, 1928)


Propaganda ile Algı Manipülasyonu Arasındaki Fark

Propaganda daha çok tek yönlü bilgi aktarımı ile ikna etmeyi amaçlarken, algı manipülasyonu çok daha incelikli ve çok katmanlıdır. Artık yalnızca ne söylendiği değil, ne gösterildiği, neyin gösterilmediği, neyin nasıl çerçevelendiği ve kimin tarafından sunulduğu da kritik önem taşır.

PropagandaAlgı Manipülasyonu
Açıkça yönlendirme amacı güderYönlendirme niyeti gizlidir
Tek merkezli mesaj yapısıÇoklu mesaj katmanları içerir
Sıklıkla savaş dönemlerine özgüdürBarış dönemlerinde de süreklidir
Söylem üzerine kuruludurSöylem + görsel + bağlam yönetimini içerir

Medyada Algı Yönetimi Nasıl Kurulur?

1. Çerçeveleme (Framing)

Bir haberin hangi başlıkla sunulduğu, hangi ayrıntının öne çıkarıldığı, hangi görselin seçildiği… Bunların tümü, haberi okurun zihninde nasıl konumlandıracağını belirler. Örneğin aynı olay;

  • “Polis Müdahalesiyle Olaylar Bastırıldı”
  • “Barışçıl Gösteriye Sert Müdahale”

başlıklarıyla bambaşka bir anlam kazanabilir.

2. Gündem Belirleme (Agenda Setting)

Medya, hangi konunun kamuoyu tarafından “önemli” kabul edileceğini belirleyebilir. Bu süreçte bazı olaylar abartılırken, bazıları bilinçli olarak gündem dışı bırakılır. Gazeteci Maxwell McCombs’un ifadesiyle:

“Medya, ne düşüneceğimizi söylemez; ne hakkında düşüneceğimizi söyler.”
(McCombs & Shaw, 1972)

3. Yineleme ve Normalleştirme

Bir görüşün sürekli tekrarlanması, zamanla o görüşün olağan ya da doğru olarak kabul edilmesine neden olabilir. Bu özellikle siyasi propagandalarda sıkça kullanılır.

4. Duygusal Yüklemeli Sözcükler

“Terörist” yerine “özgürlük savaşçısı” demek; “rejim güçleri” yerine “resmî güvenlik unsurları” demek, okurun zihninde farklı çağrışımlar yaratır. Bu tür sözcük seçimleri bilinçli algı yönlendirme araçlarıdır.


Günümüz Medyasında Algı Yönetimi Uygulamaları

  • Televizyon Talk-Show’ları ve Sözde Uzmanlar: Bilimsellikten uzak, popüler yorumcularla gerçekler değil yorumlar ön plana çıkar.
  • Sosyal Medyada Etkileşim Kurguları: Algoritmalar, duymak istediğimiz şeyleri karşımıza çıkararak yankı odaları oluşturur.
  • Reklam Estetiği ile Haber Sunumu: Görsel efektlerle süslenmiş haberler, gerçeği eğlenceye dönüştürür ve dikkat dağıtır.
  • Seçici Sansür: Belli haberlerin sistematik biçimde görmezden gelinmesi ya da yalnızca belirli kaynaklardan sunulması, kamuoyunun gündemini şekillendirir.

Akademik Kaynaklar

  • Bernays, E. (1928). Propaganda. Liveright Publishing.
  • McCombs, M. & Shaw, D. (1972). The Agenda-Setting Function of Mass Media. Public Opinion Quarterly, 36(2), 176-187.
  • Jowett, G. S., & O’Donnell, V. (2012). Propaganda and Persuasion (5th ed.). SAGE Publications.
  • Herman, E. S., & Chomsky, N. (1988). Manufacturing Consent: The Political Economy of the Mass Media. Pantheon Books.

Views: 2

Leave a reply

Back to site top