Stephen M. Walt özellikle devletlerin ittifak kurma davranışlarını açıklayan “Tehdit Dengeleme Teorisi” (Balance of Threat Theory) ile tanınır. Bu teori, klasik dengeleme anlayışına özgün bir katkı yapar ve özellikle devletlerin savaş stratejilerindeki yönelimlerini açıklamada önemli bir çerçeve sunar.
Stephen M. Walt ve Tehdit Dengeleme Teorisi
The Origins of Alliances (1987) Üzerinden Stratejik Bir Analiz
🧭 Genel Kavramın Adı
Tehdit Dengeleme Teorisi (Balance of Threat Theory)
Bu teori, devletlerin yalnızca güce değil, aynı zamanda tehdidin algılanan düzeyine göre ittifaklar oluşturduğunu savunur. Böylece ittifaklar, salt güç dengesine karşı değil, tehdit algısına göre şekillenir. Bu, özellikle savaş öncesi ve sırasında stratejik ittifak kararlarını anlamakta kritik bir araçtır.
👤 Teoriyi Öne Süren Kişi
Stephen M. Walt (1955– )
Amerikalı uluslararası ilişkiler kuramcısı ve realist okulun önde gelen temsilcilerindendir. Harvard Üniversitesi Kennedy School of Government’ta profesörlük yapmaktadır. Walt, özellikle dış politika analizleri ve stratejik davranışlara dair ampirik çalışmalarıyla öne çıkar.
🗓 İlk Ortaya Atılış Yılı
1987 – The Origins of Alliances
📘 Kitap ve Orijinal Başlık
- Başlık: The Origins of Alliances
- Yayın Yılı: 1987
- Yayınevi: Cornell University Press
- Orijinal Başlık: The Origins of Alliances
🎯 Teorinin Temel İçeriği
1. Klasik Güç Dengesi Teorisinden Farkı
Walt, Kenneth Waltz’un öne sürdüğü yapısal realizmdeki “güç dengeleme” (balance of power) anlayışının açıklama gücünü yetersiz bulur. Ona göre, devletler yalnızca diğer devletlerin güçlerine göre ittifak yapmaz; asıl belirleyici unsur tehdit algısıdır.
2. Tehdit Unsurlarını Belirleyen Faktörler
Walt’a göre bir devletin başka bir devleti tehdit olarak algılamasını etkileyen dört temel unsur vardır:
- Toplam Güç (Aggregate Power): Askerî, ekonomik ve nüfus gücü.
- Yakınlık (Geographic Proximity): Coğrafi yakınlık, tehdit algısını artırır.
- Saldırganlık Kapasitesi (Offensive Capability): Saldırı potansiyeli yüksek olan devletler daha tehditkâr algılanır.
- Niyet (Aggressive Intentions): Devletin geçmiş davranışları, ideolojik yönelimi ve söylemleri.
Bu dört unsur bir araya geldiğinde, devletler yalnızca kime karşı değil, neden karşı ittifak oluşturduklarını da açıklayabilir.
🔍 İttifak Davranışlarının Türleri
a. Tehdit Dengeleme (Balancing)
- Devlet, kendisini tehdit eden güce karşı başka devletlerle ittifak kurar.
- Bu davranış yaygındır ve savaşları önleyici işlev görebilir.
b. Yanaşma (Bandwagoning)
- Devlet, kendisine tehdit oluşturan güçlü aktörle ittifak kurar.
- Zayıf devletler arasında daha yaygındır.
- Tehditten korunma yerine, tehditle iş birliği stratejisini benimser.
c. Pasif Kalma (Buck-passing)
- Devlet, tehdit karşısında doğrudan karşılık vermek yerine, başka bir devletin ön almasını bekler.
- Avrupa’da 1930’larda Almanya’nın yükselişine karşı İngiltere ve Fransa’nın davranışları buna örnektir.
🧪 Tarihî Uygulama Örnekleri
1. II. Dünya Savaşı Öncesi (1930’lar)
- Fransa ve İngiltere, Almanya’nın askeri yükselişini yeterince tehdit olarak algılamamakta gecikmiştir.
- Sovyetler ile Almanya arasında oluşan geçici yakınlaşma ise bir “bandwagoning” örneğidir.
2. Soğuk Savaş Dönemi
- ABD ve Sovyetler Birliği, karşılıklı olarak kendilerine tehdit oluşturan bloklara karşı geniş ittifaklar kurmuştur (NATO – Varşova Paktı).
- Küba Krizi sonrası çevreleme stratejileri de bu kapsamda değerlendirilir.
3. Ortadoğu Politikası
- İsrail’in bölgedeki askerî üstünlüğü karşısında Arap ülkelerinin zaman zaman geçici ittifaklar kurması, dengeleme davranışıdır.
- Ancak bazı Körfez ülkeleri zaman zaman ABD veya İsrail ile iş birliği yaparak “yanaşma” stratejisi izlemiştir.
🔬 Teorik Katkısı
- Güvenlik Politikalarının Temellendirilmesi:
Walt’un teorisi, devletlerin neden her zaman güçlü aktörlere karşı dengeleyici davranmadığını açıklar. - Tehdit Algısının Göreli Oluşu:
Savaş stratejilerinde rakibin mutlak gücünden ziyade algılanan niyetlerin etkili olduğunu vurgular. - İttifakların Rasyonel Analizi:
Devletlerin ittifak kararlarının öngörülebilir modellerle analiz edilebileceğini gösterir.
📚 Strateji Yazınındaki Yeri ve Etkileri
- Walt’un bu teorisi, uluslararası güvenlik çalışmaları ve stratejik planlama alanında kurumsal düzeyde analizlerin gelişmesine önayak olmuştur.
- Mearsheimer, Snyder, Glenn Snyder gibi isimlerin “ittifak politikaları” analizlerine temel oluşturmuştur.
- Teori, özellikle NATO dışı güvenlik iş birliklerinin ve bölgesel güç ilişkilerinin incelenmesinde sıkça kullanılmaktadır.
🔚 Sonuç
Stephen Walt’un “Tehdit Dengeleme Teorisi”, savaş ve ittifak stratejilerinde yalnızca güce odaklanmanın yetersiz olduğunu göstererek, algılanan tehdit boyutunu analiz sürecine dâhil etmiştir. Böylece uluslararası ilişkilerde daha gerçekçi, esnek ve çok boyutlu bir açıklama zemini sunmuştur.
Views: 1

