Tarih, yalnızca zaferlerle değil, aynı zamanda mağduriyetlerle de yazılır. Siyasi tarihimizin en çarpıcı örneklerinden biri, hiç kuşkusuz Recep Tayyip Erdoğan’ın 1999 yılında o zamanın vesayet sistemi tarafından bir şiir okuduğu gerekçesiyle hapse atılmasıdır. O dönem İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olan Erdoğan’ın, mahkeme kararıyla görevinden alınması ve sonrasında hapis cezası alması, kendisini siyasi kariyerinden değil, aksine Türk halkının vicdanında yükselen bir figüre dönüştürmüştü. Bu süreç, onun “mazlumdan lidere” giden yolculuğunun başlangıç noktası olmuştu. Erdoğan, o günlerde yaşadığı mağduriyetin rüzgârıyla seçmen nazarında kısa sürede bir halk liderine dönüşmüş, 2002 seçimlerinde partisinin iktidara gelmesini sağlamış ve ardından Türkiye Cumhuriyeti’nin başbakanı, daha sonra ise cumhurbaşkanı olmuştur.
Bugün, 19 Mayıs 2025’te tutuklanan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu için benzer bir dönüm noktasına tanıklık etmekte olduğumuzu düşünüyorum. Bazı çevrelerce siyasi saiklerle verildiği iddia edilen bu tutuklama kararı, kamuoyunda geniş yankı buldu. Ancak inanıyorum ki ilginç bir şekilde, bu tutukluluk hali Ekrem İmamoğlu’nu zayıflatmak yerine, onu toplumun nazarında giderek güçlendirmektedir. Yapılan anketlerde İmamoğlu’na gösterilen teveccüh bize göstermektedir ki gün geçtikçe daha fazla seçmen, bu durumun haksızlık içerdiğini ve mağduriyet yaşayan bu siyasi figüre karşı daha büyük bir sempati beslemektedir. İmamoğlu, şu anda sadece bir belediye başkanı değil, aynı zamanda “susturulmak istenen bir ses”, “engellenen bir irade” ve “adaletsizliğe maruz kalmış bir halk temsilcisi” kimliğine bürünmektedir.
Bu durum, Türkiye siyasetinde son derece tanıdık bir duyguyu yeniden harekete geçirmiştir: Mazluma duyulan destek. Türk seçmeni, tarihsel olarak her zaman mağdur edilenin, ezilmek istenenin yanında durmuş; adaletsizlik karşısında tepkisini sandıkta göstermiştir. Bu nedenle İmamoğlu’nun şu an içinde bulunduğu şartlar, onun siyasi kariyerine zarar vermek yerine adeta bir sıçrama tahtası işlevi görmektedir.
Kendi gözlemlerime ve siyasi hafızamıza dayanarak rahatlıkla ifade edebilirim ki, Ekrem İmamoğlu bu tutukluluk süreci sayesinde adım adım bir halk kahramanına dönüşmektedir. Bu dönüşüm, yalnızca sempatiyle sınırlı değildir; aynı zamanda oy potansiyelini de artırmaktadır. Seçmen, gerçek durumun öyle olup olmamasından bağımsız olarak adalet duygusunun zedelendiği hissettiği yerde vicdanı ve empati ile hareket etmeyi tercih eder. İmamoğlu’nun durumu tam da bu duyguyu harekete geçirmiştir.
Uzun vadede bu sürecin, Ekrem İmamoğlu’nu yalnızca İstanbul’un değil, Türkiye’nin tamamında güçlü bir siyasi alternatif haline getireceğine inanıyorum. Zira günümüz siyasetinde en büyük güç, halkın gönlünde kazanılan meşruiyettir. Bu meşruiyet, makamdan değil, mağduriyetten doğabilir. Ve bu anlamda, İmamoğlu’nun cezaevinde geçirdiği her gün, onun siyasi karizmasını biraz daha pekiştirmekte, onu sadece bir belediye başkanından öteye taşımaktadır: Geleceğin cumhurbaşkanı profiline…
Kişisel kanaatim odur ki İmamoğlu bence Cumhurbaşkanı olamacaktır. Faka bu konudaki görüşlerim bir başka yazımın konusu olacak. Bu yazıma İmamoğlu’nun halk nezdindeki durumunu inceliyorum.
Bu nedenle gönül rahatlığıyla ifade ediyorum ki, Ekrem İmamoğlu’nun hapiste bulunması, onun hem bir kahramana dönüşmesine hem de geniş bir seçmen kitlesi nezdinde ciddi bir oy artışı sağlamasına neden olmaktadır. Kamu vicdanında karşılık bulan bu mağduriyet inancı bilinçli bir halk iradesine dönüşürse, önümüzdeki yıllarda İmamoğlu’nun Türkiye siyasetinde çok daha üst düzey bir konuma yükselmesi kaçınılmaz olacaktır.
Bu noktada iktidar İmamoğlu’nun yargılamasını kurmaca değil gerçek delillerle halka anlatabilmelidir. Hatta İmamoğlu’nun duruşmaları kamuoyuna açık olmalıdır. Ancak bu şekilde yargılamanın şeffaflığından ve adilliğinden bahsedilebilecektir. Aksi yapılan hareketler İmamoğlu’nun Cumhurbaşkanlığı’na giden yolda değirmenine su taşımak olacaktır.
© 2025, Bedri Yılmaz.
BedriYilmaz.com by Bedri Yılmaz is licensed under Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International
