Günümüzde bazı kadınların, özellikle romantik ilişkilerde ya da sosyal etkileşimlerde sergilediği belirli davranış biçimleri dikkat çekici bir psikolojik merak konusu haline geldi. Bu kadınlar, karşı cinse yoğun mesajlar göndererek onların ilgisini cezbediyor; kimi zaman flörtöz, kimi zaman cazibeli bir iletişim kuruyor; ancak ilişkiyi bir adım ileriye taşıyacak en kritik anda geri çekiliyorlar. Bu davranışın ardında yatan psikolojik dinamikler çok daha karmaşık ve derin olabilir. Bu yazıda, bu tür kadın davranışlarının psikolojik altyapısını, kişilik özelliklerini, olası savunma mekanizmalarını ve bazı olası kişilik bozukluklarıyla ilişkisini inceleyerek, bu fenomenin hem bireysel hem toplumsal boyutlarını anlamaya çalışacağım.
Bu durum psikolojide tek bir tanı ya da kavramla sınırlı olmayan; çeşitli kişilik özelliklerinin, savunma mekanizmalarının ya da olası kişilik bozukluklarının bir kombinasyonu olarak değerlendirilebilir. Bu tarz davranışları sergileyen bireylerin niyetlerini veya motivasyonlarını genellemek doğru olmaz ama bazı psikolojik çerçeveler içinde bu tutumları anlamlandırmak mümkündür.
1. Histrionik Kişilik Bozukluğu (HPD)
En çok benzeyen klinik tablo histrionik kişilik bozukluğudur. DSM-5’e göre bu bozukluk şu özelliklerle tanımlanır:
- İlgi odağı olma konusunda aşırı istek,
- Uygunsuz şekilde cinsel açıdan baştan çıkarıcı veya provoke edici davranışlar,
- Hızlı değişen ve sığ duygulanım,
- Fiziksel görünüşüyle dikkat çekme çabası,
- İlişkileri olduğundan daha derinmiş gibi algılama.
Bu bireyler genellikle başkalarının ilgisini ve onayını almak için yoğun çaba gösterirler. Flörtöz, kışkırtıcı olabilirler; fakat bu davranışlar çoğu zaman gerçekten derin bir yakınlık veya bağlılık arzusundan değil, onaylanma ve kendini değerli hissetme ihtiyacından kaynaklanır (APA, Diagnostic and Statistical Manual of Mental Disorders, 5th ed., 2013).
2. Bağlanma Problemleri (Kaçıngan veya Korkulu Bağlanma)
Bazı kadınlar (ve elbette erkekler de) erken dönem bağlanma travmaları nedeniyle yakınlık ile acı çekmeyi özdeşleştirebilir. Bu kişiler, başkalarının ilgisini çekmek ister ama gerçek yakınlıktan korkarlar.
- Kaçıngan bağlanma: Yakın ilişkilerde bağımlı olmaktan kaçınırlar.
- Korkulu bağlanma: Hem yakınlık ister hem de ondan korkarlar. Bu nedenle insanları bir yandan çekerken bir yandan da iterler.
Bu bağlanma tarzları genellikle çocuklukta ebeveynlerden alınan güvensiz bağlanma deneyimlerinden kaynaklanır (Bartholomew & Horowitz, 1991).
3. Narsistik Yaralanma ve İntikam Dürtüsü
Bahsettiğin “ilgi çekip, son adımı atmamak, hatta karşı tarafla alay edercesine bir oyun kurmak” davranışı, bazı bireylerde geçmişte yaşanmış narsistik bir yaralanmaya tepki olarak gelişebilir.
Bu kişiler geçmişte aldatılmış, terk edilmiş veya değersiz hissettirilmiş olabilir. Bu nedenle şimdi başkalarına da aynı duyguları yaşatarak bir tür psikolojik denge kurmaya, bir anlamda “kontrolü ele alarak” tatmin olmaya çalışabilirler. Bu davranışlar da çoğu zaman bilinçdışı motivasyonlarla yapılır.
4. Borderline Kişilik Özellikleri
Borderline kişilik bozukluğuna sahip bireylerde de ilişki kurma ve sürdürme biçimi oldukça tutarsız olabilir. Bu kişiler birini aşırı idealleştirip sonra birden değersizleştirebilir, yoğun duygusal iniş çıkışlar yaşayabilirler. Flörtözlükle başlayan bir ilişki, ani bir kopuşla sonuçlanabilir.
Ancak bu durum “eğlenmek”, “manipüle etmek” ya da “intikam almak” niyetiyle değil; çoğu zaman terk edilme korkusu, içsel boşluk ve değersizlik hissiyle bağlantılıdır.
5. “Gösterip Vermemek” 😂🤣😆: Sosyal ve Kültürel Boyut
Psikoloji dışında, bu davranış biçimi bazen toplum içinde “gösterip vermemek” gibi argo tanımlarla ifade edilir. Ancak bu tanım çoğunlukla kadın cinselliğini kontrol etme arzusu taşıyan ataerkil bir bakış açısının ürünü olarak eleştirilir. Çünkü:
- Bir kadının flört etmesi onun cinsellik sunma taahhüdü değildir.
- İlgi görmek istemek, illa ilişki istemek anlamına gelmez.
- Erkeklerin buna “işkence” gibi tepki vermesi, kendi beklentileriyle kadının niyetini karıştırmasından kaynaklanabilir.
Bu nedenle bazı durumlarda “gösterip vermemek” 😂🤣😆 şeklindeki algı, erkek tarafın beklentilerinin boşa çıkmasının verdiği öfkeyle oluşmuş bir yorum olabilir. Bu da psikolojik değil, toplumsal bir meseleye işaret eder.
Sonuç
Bahsettiğin kadın tipi psikolojide birden çok alanla kesişiyor olabilir. Özellikle histrionik kişilik bozukluğu, güvensiz bağlanma stilleri ve bazen de narsistik yaralanmalara karşı gelişen savunmalar bu davranışları açıklamada öne çıkar. Ancak bu kişilerin her biri bireysel bağlamda değerlendirilmelidir. Genelleme yapmak hem bilimsel hem etik açıdan doğru değildir.
Views: 8
