Hipotetik Vaka Analizi: Narsisistik ve Manipülatif Kişilik Örüntüleri

1. Vaka Özeti
Bu vakada ele aldığım hipotetik kişi, 40 yaşında, geçmişte sosyal ve cinsel olarak aktif iken aşırı kilo ve obezite nedeniyle bu yönleri sonlanan bir kadındır. Fiziksel rahatsızlık ve çaba gerektiren hiçbir aktiviteye katlanamayan, rahatına düşkün bir yaşam tarzı benimsemektedir. Eleştiriye karşı yüksek tahammülsüzlük, narsisistik algı, manipülatif ilişki tarzı, çıkar temelli dostluk anlayışı ve kıskançlıkla beslenen sosyal kopuşlar göze çarpmaktadır. Kadınlarla uyumsuzluk, başkalarının hayatı üzerinden dedikodu yapma eğilimi ve kendisine yönelik eleştiriler karşısında şiddetli savunma mekanizmalarıyla öne çıkmaktadır.
2. Psikolojik Analiz Raporu

Olası Psikopatolojik Yapılar (DSM-5 Referanslı)
- Narsisistik Kişilik Bozukluğu (NPD)
- DSM-5 kriterlerinden: “kendi önemini abartma”, “sürekli hayranlık bekleme”, “empati yoksunluğu”, “başkalarını küçümseme” gözlemlenmektedir (American Psychiatric Association, 2013).
- Kendini olduğundan fazla çekici görmesi, eleştiriyi kabul etmemesi, sürekli haklılık iddiası bu tablo ile örtüşmektedir.
- Olumsuz (Negatif) Özellikler Gösteren Borderline Özellikler
- İlişkilerde süreklilik ve istikrar sağlayamaması, ani kızgınlık ve kıskançlık tepkileri borderline örüntü ile kısmen benzeşmektedir. Ancak narsisistik yapı baskın görünmektedir.
- Savunma Mekanizmaları
- İnkar: Fiziksel durumunu görmezden gelerek kendini çok çekici sanması.
- Yansıtma: İnsanları “gerizekalı” görerek kendi eksikliklerini dışa atması.
- Aşağılık Kompleksi → Narsisistik Telafi: İçsel değersizlik hissini, kendisini eşsiz ve üstün görmekle telafi etmesi (Adler, 2011).
- Rasyonalizasyon: Çıkar temelli ilişkilerini “mantıklı ve haklı gerekçelerle” açıklama eğilimi.
- Davranış Örüntüleri
- Çıkar İlişkileri: İlişkileri yalnızca menfaat sürdüğü sürece devam ettirmesi.
- Manipülasyon: Çevresindekileri ihtiyaç üzerinden yönlendirmesi.
- Kıskançlık ve Kontrol Arzusu: Özellikle erkek figürlerin iltifatlarını kontrol edemediğinde ani kopuşlar yaşaması.
- Sosyal İzolasyon: Kadınlarla anlaşamaması, erkeklerle ilişkilerinin de uzun vadede bozulması.
Vakanın temelinde yoğun bir hayal kırıklığı ve beklenti–gerçeklik çatışması göze çarpmaktadır. Kişi, başlangıçta güven ve samimiyet üzerine kurduğunu düşündüğü ilişkide karşı tarafın davranışlarını giderek tutarsız, ikircikli ve mesafeli olarak algılamaktadır. Bu durum, bireyde hem aidiyet arayışını hem de reddedilme korkusunut etiklemektedir.
Örneğin; karşısındaki kişinin bir gün ilgi gösterip ertesi gün soğuk davranması, kişide “Benimle gerçekten samimi mi, yoksa kendi çıkarına göre mi hareket ediyor?” şeklinde sorgulamalar yaratmaktadır. Bu tür belirsizlikler, zamanla kişinin zihninde bir güven paradoksu oluşturur: Hem bağ kurma isteği sürmekte hem de hayal kırıklığına uğramaktan çekinilmektedir.
Psikodinamik açıdan bakıldığında, bu vaka nesne ilişkileri kuramı üzerinden de açıklanabilir. Bireyin geçmişte yaşadığı güven sorunları veya bağlanma zorlukları, bugünkü ilişkilerde yoğun bir “idealleştirme–değersizleştirme döngüsü”ne yol açmaktadır. Yani karşısındaki kişi önce yüksek bir beklentiyle idealleştirilmekte, sonra küçük bir tutarsızlık veya ihmal karşısında hızla değersizleştirilmektedir.
Ayrıca, kişinin sıkça dile getirdiği “karşılıklı güven” ihtiyacı, altında yatan onaylanma ve kabul görme arzusunu göstermektedir. Bu arzunun karşılanmadığı durumlarda birey, duygusal olarak geri çekilme, yoğun öfke ya da hayal kırıklığıyla tepki verme eğilimi göstermektedir.
Davranışsal düzeyde, kişi “sessiz cezalandırma” ya da “iletişimden kaçınma” gibi pasif-agresif savunma mekanizmalarını devreye sokabilmektedir. Bu durum hem ilişkinin yapısını zayıflatmakta hem de bireyin içsel çatışmasını derinleştirmektedir.
Sonuç olarak vaka, güven eksikliği, belirsizlikten kaynaklı kaygı, yoğun aidiyet ihtiyacı ve reddedilme korkusu etrafında şekillenen karmaşık bir psikolojik tablo sunmaktadır.
Bu psikolojik yapı narsisistik özellikler, aşağılık kompleksiyle bağlantılı savunmalar, manipülatif davranışlar ve gerçeklikten kısmi kopuş içeren bir kişilik örüntüsüne işaret etmektedir.
2.1. Beden Algısı ve Çekicilik İllüzyonu
Bu kadın gençlik yıllarında görece daha aktif bir sosyal ve cinsel hayat sürmüş, ancak ilerleyen yaşlarda obeziteye bağlı olarak bu hayat tarzı azalmıştır. Buna rağmen kendisini hâlâ “çok çekici, istediği erkeği elde edebilecek” bir kadın olarak algılamaktadır.
- Bu durum DSM-5’te Narsisistik Kişilik Bozukluğu kriterlerinden “kendi çekiciliğiyle aşırı meşgul olma” ve “başkalarının imrenmesini bekleme” özellikleriyle uyumludur (APA, 2013).
- Aynı zamanda bu algı, savunma mekanizmaları bağlamında değerlendirildiğinde, özellikle “yansıtmalı büyütme (grandiyöz fantezi)” ile açıklanabilir. Gerçekte yaşanan sosyal dışlanmayı telafi etmek için “aşırı çekici olduğuna inanma” düşüncesi geliştirilmiş olabilir.
2.2. Sosyal İlişkilerde Çatışma ve İzolasyon
Bu kişinin kadınlarla anlaşamaması, sürekli dedikodu yapması ve erkek arkadaşlıklarını da zaman içinde kaybetmesi, yüzeysel ve kırılgan ilişkiler kurduğunu göstermektedir.
- DSM-5 dilinde bu, kişilerarası ilişkilerde istikrarsızlık ve empati yoksunluğu ile açıklanabilir.
- Bu örüntü, narsisistik ve kısmen antisosyal kişilik özellikleri ile örtüşmektedir.
2.3. Eleştiriye Tahammülsüzlük ve Öfke
Bu kadının eleştiriye en küçük düzeyde dahi tahammül edememesi, uzun süreli eleştiri karşısında öfke nöbetlerine girmesi ve eleştireni “düşman” ilan etmesi DSM-5’te tanımlanan “eleştiriye aşırı duyarlılık” (narsisistik kırılganlık) ile uyumludur.
- Burada kullanılan savunma mekanizması çoğunlukla yansıtma ve inkârdır.
- Örneğin, bir başkasının yaptığı basit bir yorumu bile kişisel saldırı gibi algılamaktadır.
2.4. Menfaat Odaklı İlişkiler
Bu kadının ilişkilerinde sevgi yerine menfaat birliğinin ön planda olması, “bir kişiyi sevme kapasitesi yok” ifadesiyle örtüşmektedir.
- Bu durum DSM-5’te narsisistik örüntüde sıkça görülen, “başkalarını kendi çıkarları için kullanma” özelliğine denk gelir.
- Ayrıca, bağlanma kuramı açısından değerlendirildiğinde, “güvenli bağlanma” kapasitesinin gelişmediği, bunun yerine “kullanma–atılma döngüsü” ile işleyen ilişkiler kurduğu söylenebilir.
2.5. Aşağılık Kompleksi ve Savunmalar
Bu kişinin içten içe bir aşağılık duygusu taşıdığı, ancak bunun dışa yansımasını “büyüklük fantezileri” ile maskelediği anlaşılmaktadır.
- Adler’in bireysel psikoloji kuramında tanımladığı “aşağılık kompleksi → üstünlük çabası” döngüsü bu vaka için açıklayıcıdır.
- “Ben çok güzelim, en zeki benim” söylemleri aslında bu derin kompleksin üzerini örten bir telafi mekanizmasıdır.
2.6. Kıskançlık ve Kontrol İhtiyacı
Cosmos’un ortak bir ortamda başka bir kadına yöneltilen flörtöz iltifat karşısında büyük öfke yaşaması ancak bunu dışa vurmaması, içsel kıskançlık ve kontrol kaybı toleranssızlığı göstermektedir.
- DSM-5 açısından bu durum narsisistik öfke başlığı altında değerlendirilebilir: Bireyin üstünlük algısı zedelendiğinde yoğun kıskançlık ve öfke hissetmesi.
- Davranışsal düzeyde ise bu, “pasif-agresif kopuş” şeklinde ortaya çıkmıştır; yani doğrudan tepki vermek yerine ilişkiyi kesmiştir.
2.7. Aile Bağlamı
Annesiyle sık çatışmalar, aile içi uzaklaşma, yeğenini “kendisini ihtiyaç duyduğu için” sevmesi gibi durumlar bu kişinin şartsız sevgi geliştirmekte zorlandığını göstermektedir. Bu, narsisistik örüntüyle uyumludur: sevgi “koşullu” bir biçimde, ancak karşı taraftan beslenme sağlandığında ortaya çıkmaktadır.
3. Klinik Tablo Özeti (DSM-5 Diliyle)
- Kişilik Örüntüsü:
- Aşırı özsaygı ve üstünlük algısı
- Empati eksikliği
- Eleştiriye toleranssızlık ve düşmanca tepki
- Çıkar temelli ilişkiler
- Sosyal izolasyon eğilimi
- Gerçeklikten kopuk beden ve çekicilik algısı
Önerilen Tanısal Kapsam:
- Narsisistik Kişilik Bozukluğu (NPD)
- Eşlik eden olumsuz borderline özellikler
4. Akış Diyagramı
Aşağılık Kompleksi →
Narsisistik Savunma →
Manipülatif İlişkiler →
Çıkar Temelli Sosyallik →
Sosyal İzolasyon ve Güven Erozyonu
📌 vakaya konu kişilik örgüsünde narsisistik yapı en baskın, eşlik eden olarak aşağılık kompleksi telafisi ve borderline özellikler göze çarpıyor.
5. Kaynakça (APA Formatı)
- American Psychiatric Association. (2013). Diagnostic and statistical manual of mental disorders (5th ed.). Arlington, VA: American Psychiatric Publishing.
- Adler, A. (2011). Understanding human nature. Oxford, UK: Oneworld Publications.
- Kernberg, O. F. (2016). Narcissistic personality disorder and pathological narcissism. Annual Review of Clinical Psychology, 12, 53–75.
Views: 1




















